
Osmanlı döneminde Kale-i Köhne olarak adlandırılan Rize Kalesi, il merkezinin güneybatısında yer almakta olup, İç Kale ve Aşağı Kale’den meydana gelmiştir. Girişi doğu yönünde deniz seviyesinden 150 m yukarıda olup, yarım daire formunda beş kule ile bir avludan oluşan İç Kale’nin kalınlığı 1,5 metreye ulaşan kalınlıktaki duvarları moloz ve kesme taştan örülmüş ve kireç harçla sağlamlaştırılmıştır.
Kalenin kuzeybatı köşesinde 5 m derinliğinde bir kuyu veya sarnıç bulunmaktadır. 19. yüzyılda İngiltere’nin Trabzon konsolosu olan Palgrave’in bahsettiği[17] 3 şapelden ise iz bile kalmamıştır. 16. yüzyılda tımarı Mozara köyü olan Hasan Aydın kethudalığında 31 muhafızı bulunan kale cemaatinin Rize kalesi dâhilindeki tımarlarının geliri 47.784 akçeydi.[18] Aşağı Kale önemli ölçüde tahrip olmasına karşın kuzeydoğu ve kuzeybatı yönünde denize de uzanan, yarım daire formunda dokuz kule ve iki kapılı bir yapıydı[19] 1990 yılında Kültür Bakanlığı tarafından restore edilen İç Kale’nin MS 6. yüzyılda İmparator Justinianus döneminde, Aşağı Kale’nin ise Trabzon İmparatorluğu döneminde inşa edildiği sanılmaktadır. Liman etrafına kurulan Rize kentinin surlarla çevrili alanı 43.750 m² olup, 220.000 m²’lik Trabzon ile kıyaslandığında oldukça küçüktür.
Bozuk Kale
Bozuk Kale, Rize il merkezinin 10 km doğusunda Fetekoz’da (Gündoğdu), Gündoğdu deresinin kenarında deniz seviyesinden 30 m yükseklikteki bir kaya üzerinde kurulmuş 56 x 15 m ölçülerinde muhtemelen Ortaçağ yapısı bir kaledir. Kireç harçla sağlamlaştırılmış, moloz taş duvarlarının kalınlığı 1 metreyi bulan kalenin inşa edildiği dönemde etrafında korunacak bir yerleşim veya rıhtım olmadığına göre Rize’nin uzak karakollarından birisi olduğu düşünülebilir. Kanuni Sultan Süleyman döneminde bu kalenin de bir kethüdası olduğu, askeri amaçlar kullanıldığı anlaşılmaktadır.[20]
Diğer Önemli Yapılar
1880 Trabzon Vilayet Salnamesi’nde kayıtlı bulunan Şeyh mahallesindeki Eski Hamam ile Yeniköy Mahallesindeki Yeni Hamam günümüze ulaşmamıştır[21]. İslampaşa mahallesinde bulunan MS 1570 tarihli İslampaşa veya Kurşunlu cami ise ilin ayakta kalabilen eski İslami yapısı olup, ayrıca pek çok camii yıkılıp yeniden inşa edilmiştir. Kale mahallesinde yer alan 1658 tarihli Kale camii 1970lerde, 16. yüzyılda Yavuz Sultan Selim döneminde inşa edilen Gülbahar Hatun cami 1956’da, Yeniköy mahallesinde yer alan 1737 tarihli Orta camii 1941’de, 1785 tarihli Müftü mahallesi camisi 1965’te, 1671 tarihli Reşadiye camisi 1962’de, 1698 tarihli Camiönü camisi 1949’da, 1786 tarihli Değirmendere camisi 1950’lerde, 1714 tarihli Taşçıoğlu cami 1979’da, 1711 tarihli Şeyh camisi ise 1965’de yeniden inşa edilmiştir[22].
Kaynak: Özhan Öztürk. Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi (Genişletilmiş 3. Baskı). Nika Yayınları. Ankara, 2016